-
1 procurer
См. также в других словарях:
vadetmek — e, der, Ar. vaˁd + T. etmek 1) Bir işi yerine getireceğine söz vermek Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk ın, / Kim bilir, belki yarın belki yarından da yakın. M. A. Ersoy 2) nsz Davranışıyla, tutumuyla bir işi yapacağı duygusunu uyandırmak,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ders — is., Ar. ders 1) Öğretmenin öğrenciye belirli bir sürede verdiği bilgi Mektepten kaçmıyor, bazı derslerden zevk alıp saatlerce çalıştığım oluyordu. S. F. Abasıyanık 2) Bu bilgi aktarımı için ayrılan süre Dersin bitmesine beş dakika var. 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
haz — is., zzı, Ar. ḥaẓẓ 1) Hoşa giden duygulanma, hoşlanma, zevk 2) fel. Bir şeyden duyusal veya manevi sevinç duyma 3) müz. Ezgi 4) ruh b. Sürdürülmesi istenen ılımlı ve doygunluk veren coşku Ömrünün en öfkeli veya buhranlı anlarında bile yaşamak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iş — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… … Çağatay Osmanlı Sözlük
keyif — is., yfi, Ar. keyf 1) Vücut esenliği, sağlık Keyfiniz nasıl? 2) Canlılık, tasasızlık, iç rahatlığı Bu keyif ne kadar sürerdi? Tahminime göre beş on dakikadan fazla sürmezdi. Y. K. Karaosmanoğlu 3) Rahat, huzur, afiyet 4) İstek, heves, zevk Ağır… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tat — 1. is., hlk. Dilsiz 2. is., dı 1) Bazı cisimlerin tat alma organı üstünde bıraktığı duyum Nem elbisenize işlemiştir, yaşlığında deniz suyunun tuzlu tadı ve yapışkanlığı duyuluyor. R. H. Karay 2) Tatlılık 3) mec. Hoşa giden durum, lezzet, zevk… … Çağatay Osmanlı Sözlük
zevkiselim — is., esk., Ar. ẕevḳ + selīm En yüksek zevk Şehrin zevkiselimi mevzubahis olunca bu hususta bir karar vermek hakkı belediye meclisine aittir. H. Taner Birleşik Sözler zevkiselim sahibi … Çağatay Osmanlı Sözlük
ZÜHD — Dünyaya rağbet etmemek. Nefsâni zevk ve arzudan kendini çekerek ibâdete vermek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük